SİNÜZİT NEDİR? TEDAVİSİ - AMELİYATLARI

SİNÜS NEDİR? 

Yüz kemiklerinin içinde sinüs denilen hava dolu boşluklar vardır. Bunlar birer kanalla burun içine açılırlar. Yeni doğan bebeklerde bile bazı sinüs boşlukları oluşmuştur. Tüm sinüsler 12–13 yaşa kadar gelişerek erişkin boyutuna ulaşır. Burnun iç yüzünü kaplayan mukoza dediğimiz cilt tabakasıyla kaplıdır.

Sinüsler Ne İşe Yarar?

Yüz kemiklerinin içerisinde yer alan hava sinüs denilen boşluklarının soluduğumuz havayı nemlendirmek, süzmek, ısıtmak gibi birçok önemli görevi vardır. Sinüs ve burun içindeki mukoza denilen ciltten mukus sıvısı salgılanır. Normal olarak burun ve sinüsler günde yaklaşık olarak yarım litre mukus salgılar. Üretilen mukus sinüs ve burundan arkaya genze doğru ince tüycükler yardımıyla hareket ettirilerek toz parçacıklarını, bakterileri ve diğer havayla taşınan partikülleri süpürür. Daha sonra bu mukus geriye boğaza süzülür ve yutulur. İçindeki parçacıklar ve bakteriler mide asidi tarafından parçalanır. Normalde insan bunun farkında değildir, hissetmez; çünkü normal bir vücut fonksiyonudur. Ancak bu salgının miktarı, kıvamı ve içeriği değişecek olursa geniz akıntısı olarak hissedilir.


SİNÜZİT NEDİR?

Sinüzit, birçoğumuzun günlük yaşamını altüst eden, çalışma gücünü etkileyen oldukça yaygın bir hastalıktır. Sinüslerin buruna açıldıkları kanallarda oluşan darlıklar, tıkanıklıklar, burun içinden gelen mikroplar ve diğer bazı etkenlerle hastalık ortaya çıkar.

Aynı anda burun içindeki dokularda hastalandığı için daha çok Rino-sinüzit olarak adlandırılmaktadır. Bazı sinüzit olguları üst diş köklerindeki enfeksiyonun direk olarak sinüse geçmesi sonucunda oluşabilir.

Sinüzitte; keyifsizlik, halsizlik, kafada dolgunluk, geniz akıntısı gibi basit yakınmalar olabileceği gibi şiddetli bas ağrısı, göz ağrısı, burun tıkanıklığı olarak da karsımıza çıkabilir.   

Akut Sinüzit nedir?

Başlangıçta sinüzit soğuk algınlığı veya alerjik hastalık sonucunda fazla miktarda mukus salgılanması ile ortaya çıkar. Mukozadaki şişlik sinüslerin buruna açılan kanalları kapanabilir. Mukus sinüsler içinde birikir ve basıncın artmasına neden olur. Hangi sinüsün etkilendiğine bağlı olarak yüzde veya alında üzerine basmakla artan, gözler arasında veya gerisinde, yanaklarda ve üst dişlerde ağrı meydana gelir. Çıkışı kapalı ve mukus dolu bir sinüste bakteri denilen mikropların üremesi kolaylaşır. Sümüğün rengi yeşil-sarıya dönerse veya garip bir tat oluşursa muhtemel bakteriyel enfeksiyon gelişmiştir.


Kronik Sinüzit nedir? Ne zaman akut sinüzit kronik sinüzite dönüşür?

Sinüzit erken safhada tedavi edilemez 8–10 haftayı geçerse kronik sinüzite dönüşür. Baş ağrısı akut dönemden daha hafiftir. Ancak akıntı ve kötü kokuda artış vardır. İltihabın aşırı olması ,alerji varlığı, çevre kirliliği hastalığın daha artmasına ve polip adı verilen etlerin oluşmasına yol açar. Tedavi edilmemiş kronik sinüzit çevredeki kemik yapılarda hasara yol açabilir.


Sinüzit Tehlikeli midir?

Sinüzit olgularının büyük çoğunluğu tıbbi tedaviye cevap verir ve tehlikeli değildir. Bununla birlikte sinüslerin hem göze hem de beyne çok yakın olması nedeniyle nadirde olsa enfeksiyon göze veya beyine yayılabilir.

İltihabın olduğu sinüs ve burundan akan mikroplu mukus akciğerler için risklidir. Kronik uzun süren öksürük, alt solunum yolu iltihapları, trakeit, bronşit oluşabilir. Astımı alevlendirebilir.

Sinüs hastalıklarında Neden Baş Ağrısı Olur?

Sinüslerdeki ağrı sinüslerin buruna açılan kanallarının tıkanması ve buradaki basıncın artması ile olmaktadır.

Soğuk algınlığı ve sinüzitte mukoza denilen burun cildi şiştiği için kanallar tıkanmakta ve birikim ve basınç artmakta ve yüzde, yanaklarda, alında veya göz çevresinde ortaya çıkmaktadır.

Soğuk algınlığı veya aktif alerji nedeniyle sinüs kanallarının tıkalı olduğu durumlarda Uçakta yada denize dalarak dış basınç değişecek olursa "Vakum Baş Ağrısı" denilen sinüs ağrıları olur.

Migren ve diğer damar kaynaklı baş ağrıları veya gerginlik baş ağrısı hem alın ve göz çevresinde ağrı oluşturması hem de hafif burun akıntısına da neden olabilmelerinden dolayı sinüzit ile karıştırabilirler. Nöbetler halinde aralıklarla gelen, bulantı ve kusmaya neden olan baş ağrısı daha ziyade migren baş ağrısıdır. Baş ağrıları çok ciddi hastalıkların ilk bulgusu olabilir. Bu nedenle şiddetli, sık ve uzun süren baş ağrılarının tanısı için mutlaka doktora başvurulmalıdır.

Sinüzit Tanısı nasıl Konur?

Sinüzit tanısında hastanın şikâyeti dikkatle dinlenmelidir. Burun akıntısının rengi, kokusu ve günün hangi saatinde, hangi mevsiminde şikâyetlerin arttığı. Baş ağrısının ne zaman ve hangi sıklıkta olduğu, ne kadar sürdüğü, bulantı, kusma, görme bozukluğu veya burun tıkanıklığı ile ilişkili olup olmadığı doğru teşhis için önemlidir.

Muayenede mukozanın görünüşü, hassasiyeti, salgının niteliği, burun içinde başka patolojilerin olup olmadığı belirlenir.

Bazen kan tetkikleri, burun solunum ölçümleri, BT gibi görüntüleme yöntemleri gerekebilir. Burun akıntısından alınan örnek mikrop tipi belirlenmesi ve alerji açısından incelenebilir.

Kimler daha sık sinüzit Olurlar?

  • Alerjisi olanlar: Bir alerji atağı da soğuk algınlığı gibi mukozanın şişmesine, sinüs kanallarının kapanmasına, mukus akımının engellenmesine ve enfeksiyonuna neden olur.
     
  • Burun Tıkanıklığı olanlar: İyi nefes almayı ve mukus akışını engelleyecek yapısal burun bozuklukları, burun kırığı, burun kemik ve kıkırdaklarında, deviasyon denilen eğrilikler sık sinüs enfeksiyonuna neden olur.
     
  • Solunum yolu enfeksiyonu için risk gurupları: Sık sık enfeksiyona maruz kalanlar: Kalabalık ortamda bulunanlar, öğretmenler, askerler, işçiler ve sağlık personeli daha hassastır.
     
  • Sigaralı, kirli ortamda bulunanlar: Kirli hava, tütün dumanı, nikotin doğal direnç mekanizmasını bozarak enfeksiyona zemin hazırlar.

Sinüzit Tedavisinde Neler yapılır?

Sinüzitte erken dönemde tedavi ilaçlarla yapılır. Antibiyotikler, ağrı kesici ve şişlik giderici ilaçlar, burun damlaları kullanılır.

Bakteriyel sinüzit tedavisi mutlaka uygun bir antibiyotik içermelidir. Uygun olmayan, yanlış ve yeterinden az kullanılan antibiyotikler sonucu mikropların direnç kazanacağı ve antibiyotiğin o mikroba etkisiz hale geleceği unutulmamalıdır.

Antibiyotik tedavisinin yanında tablet ağızdan alınan ya da burun spreyi şeklinde kullanılan ödem çözücü dekonjestanlar ve antiinflamatuarlar, mukusu inceltici ve rahat atılmasını sağlayacak mukolitikler tedaviye eklenebilir. Dekonjestan burun damlaları buruna zarar verebileceği için gereğinden uzun süre kullanılmamalıdır. Tuzlu su ya da eczanelerden temin edilebilecek deniz suyu spreylerle burun içini temizlenebilir.

Sinüzit ilerleyip kronik hale geldiğinde ilaçlar tek başına yeterli tedavi sağlamayabilir. İlave olarak farklı müdahale ve ameliyatlar gerekebilir

 

SİNÜZİTTE YAPILAN BAŞLICA AMELİYATLAR

 

Fonksiyonel endoskopik sinüs cerrahisi;Cerrahi tedavide sinüslere ulaşmanın çeşitli yolları olmakla birlikte "fonksiyonel endoskopik sinüs cerrahisi" günümüzde en çok tercih edilen tekniktir. Bu teknikte ameliyat endoskoplar ve kameralar aracılığıyla burun içi direkt görülerek yapılır. Burun ve sinüs içindeki hastalıklı dokular ve polipler temizlenir, dar olan kanallar açılır.

Navigasyon cerrahisi; Cerrahinin risklerini azaltmak, derin dokulara müdahale olanağı sağlamak için kullanılan bir yöntemdir. Daha önceden tomografik bilgilerin tam olarak yüklendiği bilgisayarlar vasıtasıyla ameliyat sırasında ulaşılan bölgelerin koordinatları belirlenerek kontrollü cerrahiye olanak sağlamaktadır.

Balon sinoplasti; Balon sinoplastinin temel prensibi; sinüs boşluğuna, burun yapılarına ve dokulara hiç zarar vermeden sinüs kanallarının incecik kataterler yardımıyla sinüs kanalına ulaşıp tıkanmış olan bölgeyi balon yardımıyla genişletmek ve hastalığın düzelmesini sağlamaktır.

RF-laser; Laser ve Radyo dalgaları özel elektrotlar aracılığıyla belli frekanslarda uygulanacak bölgenin mukozası altına verilir. Burada kontrollü, lokal bir ısı artışı ve dokuda bulunan proteinlerin denatürasyonu sağlanarak doku hacmi küçültülür. Radyofrekans enerjisi ile dokuda oluşturulan ısı, mukoza altında yer alan salgı hücrelerini de sayıca azaltarak istenmeyen aşırı burun akıntısını tedavi eder. Radyofrekansın en önemli avantajı kontrollü bir yöntem olduğu için, etkisini doku içinde gösterip, doku yüzeyine zarar vermemesidir.

Sinüzitin cerrahi tedavisinden sonra yakın takip ve kontroller önemlidir. Ameliyat sonrasında yapılması gerekenlere uyulmalıdır.

Çocuklarda tekrarlayan ve tedaviye dirençli sinüzit tedavisinde altta yatan alerji, bağışıklık sisteminde zayıflık, pasif sigara içiciliği, reflü araştırılmalı, varsa düzeltilmelidir. İlaca yanıt alınamayan dirençli ve sık tekrarlayan sinüzitli olgularda sebep geniz eti olabilir. Alınması gerekebilir

Çocuklarda Fonksiyonel Endoskopik Sinüs Cerrahisi (FESS) çok gerekmedikçe yapılmamalıdır

 

Sinüzitten Korunmak İçin Tavsiyeler
 

  • Alerjiniz varsa bunun tedavisini olun.
     
  • Soğuk algınlığı olduğunuz zaman buharla nemlendirici kullanın.
     
  • Yatağınızın baş tarafı daha yükseltilmiş bir şekilde uyuyun.
     
  • Basit nezle ve soğuk algınlığında dekonjestanlar, grip ilaçları kullanarak hemen iyileşmeye çalışın.
     
  • Burnunuzu tahriş eden kirli havadan, özellikle sigara dumanından uzak durun.
     
  • Dengeli beslenin, düzenli egzersiz yapın.
     
  • Enfeksiyonu olduğunu bildiğiniz insanlarla ilişkilerinizi sınırlayın, sık el yıkayın, ortak havlu vs. kullanmayın.

VALE HİZMETİ ÜCRETLİDİR.
(Kapalı otoparka LPG'li araç alınmaz.)